RADYOAKTİF MADDELER VE SAĞLIĞA ETKİLERİ

Tarih: 11 Nisan 2021

Geçtiğimiz günlerde ABD’ nin nükleer enerjiyi temiz enerji olarak kabul etmesiyle nükleer enerji tekrar gündemde yer buldu.[1] Almanya gibi bazı ülkeler bu enerji türünü ‘Brücken Technologie’ adı altında yenilenebilir enerji kaynaklarına geçiş aşamasında köprü olarak kullanıp sonradan tamamen kapatma kararı aldıkları halde ABD’ nin bu kararı alması ilgi çekti.[2] Dolayısıyla biz de bugün radyoaktif elementlerin insan vücuduna zararlarını ve radyoaktiflik derecelerini inceleyeceğiz ve gerçekten temiz olarak adlandırılabilir mi anlamış olacağız.

-Uranyum

Uranyum alfa parçacıkları tarafından bozunur ve deri bu alfa parçacıklarını bloke edebilir. Bu yüzden uranyumla temas diğer radyoaktiflere göre daha az tehlikelidir ve radyoaktiftir. Buna rağmen yüksek miktarda yutulması kemik kanseri ve karaciğer rahatsızlıklarına, solunması ise akciğer kanserine sebep olabilir. Uranyum aynı zamanda toksik bir kimyasal olduğu için yutulduğu takdirde böbreklere hasar verebilir. Kısacası teması ve solunması tehlikeli, radyasyon sebebiyle sizi hemen öldürmese bile, zamanla acı çektirerek öldürme potansiyeline sahip bu madde nükleer enerji elde etmek için yaygın olarak kullanılmaktadır.[3][4]

-Toryum

Uranyumdan dört kat daha fazla radyoaktif olan bu maddenin gelecekte uranyum yerine kullanılması için çalışmalar yapılmaktadır. Uranyumun aksine radyoaktif atıkları az olan ve patlama riski olmayan bu element geleceğin elementleri arasında gösterilmektedir. Radyoaktivitesine rağmen uranyuma göre daha az zararlıdır lakin radyasyonu kemiklerden geçebilmektedir. Yine aynı şekilde teması ve solunması zararlıdır fakat nükleer enerjinin temiz bir enerji kaynağı olarak adlandırılabilmesi için kullanılması gereken elementtir. Türkiye’ nin büyük miktarda toryum rezervi bulunmaktadır ve eğer nükleer enerji üretilme kararı kesinleşirse en azından bu maddenin kullanılması olası tehlikeleri azaltır.[5]

-Plütonyum

Kendisi doğada oldukça nadir olmasına rağmen 1950 ve 1960 yılları arasında yapılan atmosferik silah deneyleri sonrasında doğaya büyük miktarda salınmıştır. Bilinen en toksik madde olan plütonyumun 500 gramının bile tüm insanlığı öldürebileceği söylenmiştir. Radyasyon kısmında ise üreme sistemine zararlıdır. Nükleer tesislerde üretilen enerjinin bir bölü üçlük kısmı bu madenden karşılanmaktadır. Ayrıca toryumdan enerji üretimi için gereklidir. Yani toryum her ne kadar temiz bir kaynak olsa da oldukça zararlı olan plütonyuma hala ihtiyaç vardır.[6]

-Polonyum

Şu ana kadar ele aldığımız radyoaktif elementler arasında en tehlikelisi olarak nitelendirilebilecek, Marie Curie tarafından keşfedilmiş olan polonyum alfa ışıması yapar. O kadar radyoaktiftir ki ölümcül dozu bir gramın milyonda biridir. Adını suikastlarda kullanılmasıyla duyurmuş bu madde diğer tüm anlatılan maddelerden farklı olarak özellikle radyasyonuyla zehirler. Işıması o kadar kuvvetlidir ki uygun sıcaklıkta mavi rengi gözle görülebilir. Tüm bu özelliklerinden dolayı nükleer silah sanayisinde önemli bir madendir.[7][8]

-Element 118

En tehlikeli, en zehirli elementlerimizden sonra en radyoaktif olanı ise element 118’dir(Oganesson). İnsan yapımı olan bu element üretildiği anda aşırı radyoaktif olduğu için bozunmaktadır. İleriki zamanlarda yeni üretilen elementler bu maddenin de yerini alacaktır. Bu madde hakkında bilgi edinilmesi oldukça bozunma hızından dolayı oldukça zordur.[9]

Bu kadar madde içerisinde en masumu olarak tanımlayabileceğimiz toryum bile yanında en zehirli maddelerden olan plütonyuma ihtiyaç duyarken, uranyumla üretilen enerjinin aşırı radyoaktif atıkları yok edilemezken, üstüne enerji üretme amacından sapmış ve olabilecek en iyi nükleer silahı elde etmek için doğaya salınan maddeleri düşününce nükleer enerjinin ne kadar ‘temiz’ bir kaynak olduğunu kendinize sormanızı rica ediyorum. Politik hale getirilmiş bu enerji kaynağının temizmiş gibi sunulmasını da etik değil. Gelecekte yapılacak araştırmalarla belki de daha güvenli şekillerde kullanılabilecek bu enerji türünün doğru zamanı beklemesi gerekiyor. Önceden yaşanan olaylardan da ders alınması ve üzerine düşünülmesi insanların geleceği açısından daha sağlıklı olacaktır.

Writer: Zeynep Kardelen Öztürk

Kaynakça

[1]:US President includes nuclear in American Jobs Plan : Nuclear Policies — World Nuclear News. (2021). Retrieved 5 April 2021, from https://www.world-nuclear-news.org/Articles/Nuclear-investments-included-in-Bidens-American-Jo
[2]:Nach Fukushima: Atomkraft als Brückentechnologie? Nein danke. (2021). Retrieved 5 April 2021, from https://www.zdf.de/nachrichten/politik/fukushima-atomenergie-deutschland-kemfert-100.html
[3]:CDC Radiation Emergencies | Radioisotope Brief: Uranium-235 (U-235) and Uranium-238 (U-238. (2021). Retrieved 5 April 2021, from https://www.cdc.gov/nceh/radiation/emergencies/isotopes/uranium.html
[4][9]:The Most Radioactive Naturally-Occurring and Man-Made Elements. (2021). Retrieved 5 April 2021, from https://www.thoughtco.com/the-most-radioactive-element-608920
[5]:(2021). Retrieved 5 April 2021, from https://www.taek.gov.tr/tr/2016-06-09-00-43-55/162-nukleer-yakit-cevrimi/1071-toryum.html
[6]:Facts About Plutonium. (2021). Retrieved 5 April 2021, from https://www.livescience.com/39871-facts-about-plutonium.html
[7]:Polonium — Element information, properties and uses | Periodic Table. (2021). Retrieved 5 April 2021, from https://www.rsc.org/periodic-table/element/84/polonium
[8]:What is polonium — and why is it so dangerous?. (2021). Retrieved 5 April 2021, from https://www.open.edu/openlearn/science-maths-technology/science/chemistry/what-polonium-and-why-it-so-dangerous